-Yalnızlık
İngiliz
yazar Aldous Huxley, “vücut bulmuş her ruh yalnızlığa mahkûmdur” der. Aristoteles,
“yalnızlıktan hoşlanan ya vahşi bir hayvandır ya da Tanrı” sözleriyle yalnızlığın
insan doğasına ters olduğunu anlatır.
Yine
de önünde sonunda yalnızlık bizi yaşamımızın bir yerinde bulur. Kaçış yok…
Yaşayacağız.
Kaçış
yok ama bazıları hiç istemese de yalnızlığı yaşarlar. Ece Ayhan ne güzel
anlatmış bunu; “Ey yalnızlık! Herkesin koynuna girip çıkarsın da bir tek
benimle mi düzenli bir ilişkin var?” diye…
Çoğu
büyük şairin ilham kaynağıdır yalnızlık. Aşkların son durağıdır. Her şeyi
paylaşabilirsiniz. Mutluluk bile paylaşılır. Paylaşınca artar. Fakat,
yalnızlığın büyük şairlerinden Özdemir Asaf’ın dizelere döktüğü gibi “yalnızlık
paylaşılmaz, paylaşılsa yalnızlık olmaz”.
Nazım
Hikmet, Abidin Dino’ya, “bana mutluluğun resmini yapabilir misin?” demiş ya…
Dino, çizmiş mi bilmiyorum ama Frederic Leighton’un yalnızlığın resmini çizmiş.
“Yalnızlık” tablosunda genç bir kadının yalnızlık duygusunu çok iyi resmetmiş.
Yalnızlık
kimsesizlik değildir. Bazen çok sayıda kimsen, seni seven varken de yalnız
kalabilirsiniz. Kimi zaman düşüncelerinizle yalnızsınızdır. Dünyada sizin gibi
düşünen ya yoktur ya da sizin arkanızda kimse durmaz. Giordano Bruno gibi…
Savunursunuz evrende dünyadan başka birçok gezegen olduğunu, 52 yaşında
Engizisyon mahkemesinde yargılanıp, Roma’da diri diri yakılırsınız.
Yine
de ne zaman geleceği belli olmasa da bu zorunlu buluşmayı anlatmak istemiyorum.
Benim anlatmak istediğim, yalnızlığı istemek.
Benim anlatmak istediğim, yalnızlığı istemek.
Yalnızlıktan
çok memnun olunmasa da her insanın bazı anlarda yalnız kalma isteği hep vardır.
Gayet sosyal ve dışa dönük bir insan olmama, oğlum ve karımla birlikte yaşamayı
çok sevmeme rağmen ben de bile bu istek zaman zaman ortaya çıkar. İç karartıcı
günler bunu tetikler. Bazen size de olmaz mı? İçinde bulunduğunuz ortam sizi yıldırmaz
mı, içiniz daralmaz mı, yaşam size zor gelmez mi, başınızı alıp gitmek istemez
misiniz? İtiraf edin, istersiniz.
Çocukken
çok yaramazlık yaptığınız da annelerinizden hiç mi duymadınız? “Bıktım
sizlerden alıp başımı gideceğim” benzeri sözleri…
Her
insanda bir ıssız ada özlemi yok mudur? Robinson Crusoe neden bu kadar çok
sevilir? Yalnızlık duygusunu işleyen şiirler, şarkılar neden insana
acı verse de zaman zaman tercih edilir? Şu kesin; yalnız ve güzel, belki de
evrende tek başına ama bir o kadar da benzersiz olan dünyamızda, insanoğlu
olarak bizden daha duygusalı yok. Belki de bundan dolayı yalnızlık bize göre
değil. Onun için yalnızlıktan mutsuz oluyoruz.
Yalnızlık
katlanılmaz denilse de katlanılabiliyor. Çevremde görüyorum yalnız insanları.
Bazen kalabalıklar içinde bile yalnızlıkları apaçık belli oluyor. Zaten en
kötüsü de bu... Kalabalıklar içinde yalnız kalmak.
Yine
de yaşayamadığımız bu ortamı yaratan biziz. Diğer canlıların bir dahli yok.
Onlar masum. Bu dünyayı yaşanmaz hale getiren baş suçlu biziz. Mutlu olmak
varken, mutsuzluğu bulmak için çabalıyoruz. Dünyada bu kadar aç, bu kadar vahşet,
katliam, ölüm varsa suçlu biziz. Biziz dünyada cehennemi yaşamamızın sorumlusu...
Dünyayı
değiştiremiyoruz bari yaşadığımız toprakları yaşanabilir kılalım. Her
milletten, her renkten, her dinden, her mezhepten, her görüşten insan bir arada
yaşasın. Baskıdan kaçan aydınlar, sanatçılar, yazarlar, ressamlar, müzisyenler,
düşünürler, kim baskı görüyorsa bu topraklara sığınsın.
Çok
mu şey istiyorum.
Cahit
Sıtkı Tarancı’nın isteğinin yanında benim ki gayet makul sayılır.
MEMLEKET
İSTERİM
Memleket
isterim
Gök
mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun;
Kuşların
çiçeklerin diyarı olsun.
Memleket
isterim
Ne
başta dert, ne gönülde hasret olsun;
Kardeş
kavgasına bir nihayet olsun.
Memleket
isterim
Ne
zengin fakir, ne sen ben farkı olsun;
Kış
günü herkesin evi barkı olsun.
Memleket
isterim
Yaşamak,
sevmek gibi gönülden olsun;
Olursa
bir şikâyet ölümden olsun.
Cahit
Sıtkı Tarancı
Büyük şairimizin dediği
gibi "olursa bir şikâyet ölümden olsun" ama o da eceliyle olsun.
Herkese kapımız açık ama can'ı bil(e)meyenler, incitenler gelmese de olur dostum...
YanıtlaSilYine kapımız herkese açık olsun...
Sil