-Türkiye, AB adaylarına fark atıyor...

-Son nüfus sayımı verilerine göre 2002 yılı nüfusu 70 milyon olan Türkiye, 445 milyar dolarlık satınalma gücü paritesi bazında milli geliriyle, adaylar arasında ilk sırayı, AB üyeleri arasında ise Almanya, Fransa, İngiltere, İtalya ve İspanya’nın ardından 6`ıncı sırayı alıyor

Tam üyelik müzakerelerine başlama konusunda Avrupa Birliği`nden (AB) tarih alınmaya çalışıldığı ortamda, veriler, Türkiye`nin diğer 12 aday ülke ile karşılaştırılamayacak kadar büyük bir ülke olduğunu ortaya koyuyor.
Son nüfus sayımı verilerine göre 2002 yılı nüfusu 70 milyon olan Türkiye, 2001 yılında yaşanan krize rağmen, 2001 yılı verileriyle 445 milyar dolarlık satınalma gücü paritesi (SGP) bazında milli geliri (gayri safi milli hasıla-GSMH) ile AB`ye aday olan 13 ülke arasında ilk sırayı, AB üyeleri arasında ise Almanya, Fransa, İngiltere, İtalya ve İspanya’nın ardından 6`ıncı sırayı alıyor.

Dünya Bankası verilerinden derlediği bilgilere göre, Türkiye, diğer 12 aday ülkenin nüfus toplamının yüzde 62,9’u, milli gelir toplamının yüzde 43’ü, yüzölçümü toplamının ise yüzde 70,9’u boyutlarında bir ülke. 
Ekonomik büyüklükte Türkiye, AB adaylarından Polonya’dan yüzde 23 daha büyük. Türkiye, Romanya’nın 2,8, Çek Cumhuriyeti’nin 2,9 kat, Macaristan’ın 3,4, Slovakya’nın 7, Bulgaristan’ın 9, Slovenya’nın 12, Litvanya’nın 16, Letonya’nın 25, Kıbrıs Rum kesiminin 28, Estonya’nın 32, Malta’nın ise 66 kat büyüklüğünde bir ekonomik boyuta sahip durumda...
   
-12 adaydan sadece 4’ü İstanbul’u geçebiliyor-

Bir başka yönüyle bakıldığında, Türkiye ekonomisinin yüzde 22’sini oluşturan İstanbul’u (SGP ile yaklaşık 98 milyar dolarlık bir gelire sahip), adaylardan sadece 4’ü (Polonya, Romanya, Çek Cumhuriyeti ve Macaristan) geçiyor. Adaylardan Bulgaristan İstanbul’un yarısı, Kıbrıs Rum kesimi 6’da biri, Malta ise 14’de biri kadar bir ekonomik boyutu sahipler. Sadece İstanbul bile, adaylardan Bulgaristan, Kıbrıs Rum kesimi, Estonya ve Malta’dan büyük bir ekonomiyi meydana getiriyor.
   
-Türkiye hariç adaylar yaşlı...-

Veri elde edilemeyen Lüksemburg, Kıbrıs Rum kesimi ve Malta hariç, AB üyeleri ve adaylar içinde nüfusu en genç ülke Türkiye.
Türkiye’de, 2000 yılı verileriyle, 65 yaş üstü nüfusun toplam nüfus içindeki oranı yüzde 5,8’de kalıyor. Almanya’da nüfusun yüzde 16,4’ü, Fransa’da yüzde 16’sı, İngiltere’de yüzde 15,8’i, İspanya’da yüzde 17’si, Yunanistan’da yüzde 17,6’sı, AB içinde en genç nüfusu barındıran İrlanda da bile yüzde 11,3’ü 65 yaşından büyük. Bu oran yüzde 18,1 ile İtalya’da zirveye çıkıyor. Türkiye hariç, aday ülkelerin yaşlı nüfus sorunu da AB üyelerinden farklı değil. Slovakya’da yüzde 11,4, Polonya’da yüzde 12,1 olan bu oran Bulgaristan’da yüzde 16,1’e kadar yükseliyor.
0-14 yaş grubu 2000 verileriyle Türkiye nüfusunun yüzde 30’unu oluştururken, bu açıdan yüzde 20’yi AB’ye üye ve adaylar içinden sadece yüzde 21,6 ile İrlanda geçiyor. Bu grup nüfusunun oranı toplam nüfusa oranı, İtalya’da yüzde 14,3’e, adaylardan Bulgaristan’da yüzde 15,7’ye kadar iniyor. 
AB’nin halen ve gelecekte ihtiyaç duyacağı genç ve dinamik nüfusu, Türkiye olmadan adayların sağlaması mümkün değil. Gelecekte AB’de büyük oranlı nüfus azalışları da bekleniyor. Örneğin halen 57,7 milyon olan İtalya’nın nüfusunun gelecekte 42 milyona, Almanya’nınkinin 65 milyona, İspanya’nınkinin 32 milyona kadar ineceği tahminleri yapılıyor. AB üyeleri ve 13 aday ülke içinde dikkate değer nüfus artışına sahip tek ülke var o da Türkiye.

-Türkiye, krizlere rağmen en hızlı büyüyenlerden-
     
Gayri safi yurtiçi hasıla (GSYİH) açısından büyüme rakamlarına bakıldığında, 1990’larda 3 büyük kriz yaşayan Türkiye, yine de 1990-2000 döneminde yıllık ortalama yüzde 3,7’lik bir büyüme tutturmuş. Türkiye, bu açıdan veri elde edilemeyen Lüksemburg, Kıbrıs Rum kesimi ve Malta hariç, AB’de İrlanda’nın (yüzde 7,3 büyümüş) ardından ikinci, aday ülkeler içinde de Polonya’nın (yüzde 4,6 büyümüş) ardından yine ikinci olmuş. Bu dönemde, adaylar içinden Romanya yüzde 0,7, Bulgaristan yüzde 2,1, Litvanya yüzde 3,1, Letonya yüzde 3,4, Estonya yüzde 0,5 küçülmüş. Çek Cumhuriyeti’ndeki büyüme yüzde 0,9, Macaristan’da ise yüzde 1,5’de kalmış.
   
-Kişi başında gelirde durum-

Kişi başına milli gelirde de (KBMG) Türkiye, 2001 yılında yaşanan krize nazaran adaylara göre çok kötü değil. Türkiye hariç adayların SGP ile KBMG’si 9820 dolar iken Türkiye’de 6640, sadece KBMG’de aday ülkelerde 3750 dolar iken Türkiye’de 2540 dolar.
Türkiye, Bulgaristan’dan (5950 dolar) daha fazla bir SGP-KBMG’e sahip durumda. Romanya (6980 dolar), Litvanya (7610 dolar) ve Letonya da (7870 dolar), bu açıdan Türkiye’den çok çok daha iyi değiller. KBMG de ise Türkiye, Romanya (1710 dolar) ve Bulgaristan’dan (1560 dolar) daha iyi bir düzeyde. Bu açıdan Slovakya, Litvanya, Letonya ve Estonya 3 bin dolarlar düzeyinde bir KBMG’e sahip durumdalar. Adaylar içinde en zengini Kıbrıs Rum kesimi. SGP ile kişi başına 20780 dolar KBMG’ye sahip olan Kıbrıs Rum kesimini, 18160 dolarla Slovenya, 16530 dolarla Malta izliyor.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

-Dolardaki artışın ekonomiye etkisi...

-Krizler ekonomisi-1994 krizi

-Dolar sevdası hiç geçmiyor…

-Yalnızlık

-Güçlü bir ekonomi için ne yapmalı?