-Yoksul ayda 917 lirayla neler yapıyor

 -Yoksul 917 lirayla neler yapıyor neler

-TÜİK’in 2011 hanehalkı bütçe araştırması sonuçlarına

göre, halkın en fakir yüzde 20’sinin en zengin

hanehalkı  ayda 917 lira harcamayla bir güzel geçiniyor

-Hesaba göre, bu hane halkı aylık 285 lira 19 kuruş

konut ve kira, 283 lira 35 kuruş gıda ve alkolsüz

içecek, 6 lira 42 kuruş eğitim hizmeti, 49 lira 52

kuruş ev eşyası, 19 lira 26 kuruş sağlık, 77 lira

95 kuruş ulaştırma, 29 lira 34 kuruş haberleşme,

24 lira 76 kuruş çeşitli mal ve hizmet harcaması yapıyor

-Yine de parası bitmiyor 49 lira 52 kuruş alkollü

içecek ve sigara parası harcıyor, 39 lira 43 kuruşa

giyinip ayakkabı dahil kuşanıyor,  39 lira 43 kuruş

otel, lokanta, pastane parası ödüyor, 11 lira 92 kuruş

harcayarak da kültür ve eğlencesinden taviz vermiyor 

Bir aile ayda kaç liraya kira ödeyip, beslenmesini sağlayıp, eğitim hizmeti alıp, ev eşyası, sağlık, ulaştırma, haberleşme, çeşitli mal ve hizmeti harcaması yapıp, alkol, sigara, giyim kuşam, otel, lokanta, pastane, kültür ve eğlence hizmeti alabilir? 5-10 bin lira değil mi?

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2011 hanehalkı bütçe araştırması sonuçlarına göre, bütün bunlar 917 lirayla yapılabilir. Tabii burada yoksul kesimin hanehalkının daha kalabalık olduğu da unutulmamalıdır. Yani, 917 lirayı kaç kişilik bir hanehalkının tükettiğine ilişkin bir bilgi bulunmuyor. 1’de, 2’de, 3, 4, 5, 6, 7 veya daha fazla kişi de olabilir. Hanehalkındaki birey sayısı arttıkça yoksulluk daha da artıyor.

Araştırma, halkın en fakir yüzde 20’sinin en zengin hanehalkının ayda 917 lira harcamayla bütün bu hizmetlerden yararlanıp, bir güzel geçindiğini ortaya koyuyor. 

-917 lirayı oransal olarak nasıl dağıtıyor 

TÜİK, halkın yüzde 20’sini oluşturan en yoksul hanehalklarından grubun en yüksek ortalama gelirin 2011 yılında 917 lira olduğunu ve bu hanehalklarının harcamalarının yüzde 31,1’ini konut ve kiraya, yüzde 30,9’unu gıda ve alkolsüz içeceklere, yüzde 8,5’ini ulaştırmaya, yüzde 5,4’ünü alkollü içecek, sigara ve tütün, yüzde 5,4’ünü ev eşyası, yüzde 4,3’ünü giyim ve ayakkabı, yüzde 4,3’ünü otel, lokanta, pastane, yüzde 3,2’sini haberleşme, yüzde 2,7’sini çeşitli mal ve hizmetler, yüzde 2,1’ini sağlık, yüzde 1,3’ünü kültür, eğlence, yüzde 0,7’sini eğitim hizmetlerine ayırdığını bildiriyor.

-Nereye kaç kuruş harcıyor

Bu rakamları baz alarak bir hesaplama yaparsak, bu hane halkı aylık 285 lira 19 kuruş konut ve kira, 283 lira 35 kuruş gıda ve alkolsüz içecek, 6 lira 42 kuruş eğitim hizmeti, 49 lira 52 kuruş ev eşyası, 19 lira 26 kuruş sağlık, 77 lira 95 kuruş ulaştırma, 29 lira 34 kuruş haberleşme, 24 lira 76 kuruş çeşitli mal ve hizmet harcaması yapıyor. Tabii yine de parası bitmiyor 49 lira 52 kuruş alkollü içecek ve sigara parası harcıyor, 39 lira 43 kuruşa giyinip ayakkabı dahil kuşanıyor,  39 lira 43 kuruş otel, lokanta, pastane parası ödüyor, 11 lira 92 kuruş harcayarak da kültür ve eğlencesinden taviz vermiyor.

-2010’a göre nereden kesmiş, nereye harcamış

2010 yılıyla karşılaştırıldığında, bu hanehalkı, boğazından, içkisinden, sigarasından, sağlık harcamasından kesmiş, konut ve kiraya, haberleşmeye, kültür ve eğlenceye, eğitime daha az para ayırmış, buna karşın, giyim kuşam ve ayakkabı, ev eşyası, ulaştırma, çeşitli mal ve hizmetlere daha fazla para harcamış, otel, lokanta ve pastane harcamalarını ise oransal olarak yüzde 22,86 artırmış. Yememiş, içmemiş ama giyinip kuşanmış, gezmiş tozmuş, otel, lokanta ve pastanede parasını har vurup harman savurmuş. TÜİK’in araştırmasına göre, bu hanehalkı 2010 yılında, harcamalarının yüzde 31,9’unu konut ve kiraya, yüzde 31,9’unu gıda ve alkolsüz içeceklere, yüzde 7,5’ini ulaştırmaya, yüzde 5,6’sını alkollü içecek, sigara ve tütün, yüzde 5,2’sini ev eşyası, yüzde 4,1’ini giyim ve ayakkabı, yüzde 3,5’ini otel, lokanta, pastane, yüzde 3,4’ünü haberleşme, yüzde 2,6’sını çeşitli mal ve hizmetler, yüzde 2,3’ini sağlık, yüzde 1,4’ünü kültür, eğlence, yüzde 0,8’sini eğitim hizmetlerine ayırmış.

-En zengin ve en yoksul yüzde 20 arasındaki harcama uçurumu

Halkın en zengin yüzde 20’si, en yoksul yüzde 20’den 2,09 kat daha fazla gıda ve alkolsüz içecek, 2,35 kat daha fazla alkollü içecek, sigara ve tütün, 2,87 kat daha fazla konut ve kira harcaması, 3,97 kat daha fazla sağlık harcaması, 5,21 kat daha fazla ev eşyası, 5,22 kat daha fazla giyim ve ayakkabı, haberleşme, 5,93 kat daha fazla otel, lokanta, pastane, 10,13 kat daha fazla ulaştırma, 10,58 kat daha fazla kültür ve eğlence harcaması yapıyor. İlköğretim anayasal olarak parasız olduğu ülkemizde en zengin yüzde 20, en yoksul yüzde 20’den tam 18,88 kat daha fazla eğitim hizmetleri harcaması gerçekleştirebiliyor. Yine tabii bunların hanehalkı bazında olduğu unutulmamalıdır. Gelir yüksek kesimin, en düşük gelire sahip kesimden daha az hanehalkı nüfusuna sahip olduğu bilinen bir gerçektir. Bu durumda, kişisel bazda bakıldığında farkın daha da açılacağına dikkat çekmek gerekir.

İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi 1. Madde derki; “Bütün insanlar özgür; onur ve hakları yönünden eşit doğarlar. Akıl ve vicdana sahiptirler ve birbirlerine karşı kardeşçe davranmalıdırlar.”

Rakamlar insanların en azından ekonomik ve sosyal anlamda hiç de eşit doğmadığını, eşit yaşamadığını, bırakın beslenmeyi, kültürü, eğlenceyi, gezmeyi tozmayı, eşit sağlık ve eğitim hizmeti almadığını gösteriyor. Çağdaş devlet olmanın birinci gereği adaleti, özgürlüğü ve güvenliği sağlamanın yanı sıra, vatandaşlarına yeterli ve sürekli sağlık hizmeti vermek ve bütün çocuklarına eğitimde fırsat eşitliği sağlamaktır. Bunu yapamıyorsanız çağdaş devlet olmanın temel gereklerini yerine getirmiyorsunuz demektir.