-Yunanistan’da radikal sol niye kazandı?
-2008’den bu yana Yunanistan’ı yöneten Yunan liderler ve başta
Almanya olmak üzere Avrupa Birliği, Radikal Sol Koalisyon İttifak
(Syriza) Partisine ve lideri Aleksis Çipras’a iktidarı koltuğunu büyük
bir özenle sundular, yolundaki bütün dikenleri temizlediler
-Sonuçta, artık tasarruftan, kemer sıkmaktan bıkmış, onuru ve
gururu zedelenmiş Yunan halkı, Pazar günü yapılan erken
seçimlerde Syriza’yı açık farkla birinci yaptı
-Syriza neden mi iktidar oldu? Çünkü;
-Ülkede milli gelir 2008-2013 döneminde, 100 milyar dolardan
fazla, kişi başına gelir 9 bin dolara yakın azaldı
-Yunanistan’da, 2013 yılında 343,2 milyar dolar olan GSYH, 2013
yılında 241,8 milyar dolara, kişi başına yurtiçi gelir 30 bin 692
dolardan 21 bin 857 dolara indi
-Yatırımlar 82,4 milyar dolardan 31,5 milyar dolara geriledi
-Buna rağmen toplam tasarruf 30,9 milyar dolardan 33,2 milyar çıktı
-Bu dönemde işsizlik oranı yüzde 7,7’den yüzde 27,3’e yükseldi.
İstihdam edilen sayısı 4,6 milyondan 3,6 milyona düştü
-Devlet harcamalarında 60 milyar dolara yakın bir kesintiye gidildi.
Kamu kesimi net borcu stoku 23 milyar dolarlık artışla 410,4
milyar dolara çıktı
-Çipraz, halka talep ettiğini vereceğini açıkça ve cesaretle söylüyor.
Atina’daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda Cumhurbaşkanı Karolos
Papulyas’ın huzurunda ateist olduğu için İncile el basmadan, kravat
takmadan yemin eden Çipras, “her zaman Yunan halkının çıkarlarına
hizmet edeceği” sözünü verdi
Komşumuz
Yunanistan’da radikal sol niye kazandı? Gerçi Yunanistan, sola çok uzak bir ülke değil ama
yine de iktidarda 2,5 yıldır merkez sağ Yeni Demokrasi Partisi vardı. Ülkeyi,
1967’de darbeyle iktidara gelen Albaylar cuntasının, 1974 Kıbrıs Barış Harekatı
sonrası iktidarı devretmesinin ardından, 41 yıldır Yeni Demokrasi Partisi ile
sosyal demokrat PASOK hükümetleri yönetiyordu. Genellikle birbirlerine çok
yakın oy alan PASOK ve Yeni Demokrasi Hareketi iktidarları birbirlerine
devretti durdular. İki partinin de ülkeyi istikrar içinde yönettiğinden söz
edemeyiz.
Küresel
ekonomik krizin başladığı 2008’den bu yana Yunanistan’ı yöneten hem PASOK hem
de Yeni Demokrasi Partisi, başta Almanya olmak üzere Avrupa Birliği, Radikal Sol
Koalisyon (Synaspismos Rhizospastikis Aristeras-Syriza)
Partisine ve lideri Aleksis Çipras’a iktidarı koltuğunu büyük bir özenle
sundular, yolundaki bütün dikenleri temizlediler.
Kemer
sıkmaktan bıkmış, onuru zedelenmiş, gururu kırılmış Yunan halkı…
Sonuçta,
artık tasarruftan, kemer sıkmaktan bıkmış, onuru zedelenmiş ve gururu kırılmış
Yunan halkı, Pazar günü (25 Ocak 2015) yapılan erken seçimlerde Syriza’yı açık
farkla birinci yaptı. Syriza oyların yüzde 36,3’ü alırken, 300 sandalyeli
parlamentoda 149 sandalye kazandı ve tek başına iktidarı kıl payı, 2
sandalyeyle kaybetti. Merkez sağ Yeni Demokrasi Partisi’nin (ND) oyları yüzde
27,8’de, milletvekili sayısı 76’da kaldı. Aşırı sağcı Altın Şafat (Hrisi Avgi)
yüzde 6,28 oy, 17 sandalye, gazeteci Stavros Teodorakis’in geçen yıl kurduğu
Nehir partisi yüzde 6,05 oy, 17 sandalye, Yunan Komünist Partisi (KKE) yüzde
5,47 oy, 15 sandalye, Bağımsız Yunanlar (ANEL) yüzde 4,75 oy, 13 sandalye,
sosyal demokrat, Yunanistan tarihinde uzun yıllar iktidar olmuş PASOK yüzde
4,68 oy, 13 sandalye aldı.
Milletvekilliğinde
149’da kalan ve tek başına iktidarı kaçıran Syriza, sağcı Bağımsız Yunanlar
(ANEL) Partisi ile koalisyon kurmak için anlaştı. ANEL’in lideri Panayiotis
Kammenos.
2004 yılında kurulan Syriza’da, BBC Türkçe’ye göre,
Maoculardan, Troçkistlere, demokratik sosyalistlerden, ekolojistlere kadar
birçok sol grup ve eğilim bulunuyor.
Veriler, Yunanların krizden çok büyük darbe yediğini
gösteriyor
Syriza
neden mi iktidar oldu? Çünkü; Uluslararası Para Fonu (IMF) rakamlarından
derlediğimiz ve hesapladığımız verilere göre, ülkede milli gelir 2008-2013
döneminde, 100 milyar dolardan fazla, kişi başına gelir 9 bin dolara yakın
azaldı. Yunanistan’da, 2013 yılında 343,2 milyar dolar olan gayri safi yurtiçi
hasıla (GSYH), 2013 yılında 241,8 milyar dolara, kişi başına yurtiçi gelir 30
bin 692 dolardan 21 bin 857 dolara indi. Bu da Yunan halkının, ortalama olarak
üçte bir oranda yoksullaştığını gösteriyor. Azalan 9 bin dolara yakın kişi
başına yurtiçi gelir, Türkiye’nin 10 bin dolar civarındaki kişi başına yurtiçi
gelirinin yüzde 90’ına yaklaşıyor. Veriler, Yunan halkının ekonomik krizden çok
büyük darbe yediğini gösteriyor.
Yine
bu dönemde yatırımlar 82,4 milyar dolardan 31,5 milyar dolara geriledi. Buna
rağmen toplam tasarruf 30,9 milyar dolardan 33,2 milyar çıktı. Yatırımlar,
yüzde 62 azalırken, tasarruf Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Avrupa Birliği
(AB) zorlamasıyla miktar olarak az da olsa artsa da GSYH oranına bakıldığında büyük
oranda azaldı.
Kemer
sıkma politikaları, yatırımlarda büyük azalma işsizliği beraberinde getirdi.
Aslında Yunanistan, kısır bir döngüye girdi. Milli gelir azaldı, yatırımlar
azaldı, tasarruf arttı, kemerler sonuna kadar sıkıldı ama gelir azalması
nedeniyle devlet gelirleri de azaldı. Öyle ki 2008 yılında 139,6 milyar dolar
olan devlet gelirleri, 2013 yılında 106,5 milyar dolara kadar indi. Kemer sıkma
politikaları sonucu, devlet harcamaları da bu dönemde 173,7 milyar dolardan
114,1 milyar dolara indi. Devlet harcamalarında 60 milyar dolara yakın bir kesintiye
gidildi. Sonuçta kamu açığı azaldı ama neye rağmen?
5
yılda işsiz sayısında 3 kat artış
Bu
dönemde işsizlik oranı yüzde 7,7’den yüzde 27,3’e yükseldi. 2008 yılında 349
bin olan işsiz sayısı, 2013 yılında neredeyse 3 katına çıkarak 994 bine ulaştı.
Bu rakam, toplam nüfusu 11 milyon 63 bin olan bir ülke için inanılmaz büyük
işsiz sayısı demektir. Zaten Yunanistan, işsizlik oranında Avrupa’nın en berbatı
durumda bulunuyor. İstihdam edilen sayısı 4,6 milyondan 3,6 milyona düştü.
Sonuçta,
bu kadar kemer sıkmaya, bu kadar programa rağmen, Yunanistan’da hiçbir şey
düzelmedi, daha da kötüye gitti. Kamu kesimi net borcu stoku da 23 milyar
dolarlık artışla 410,4 milyar dolara çıktı.
Yatırımları
dibe vurmuş, geliri üçte bir oranında azalmış, kamu harcamalarını 60 milyar
dolar azaltmış, halkını sefalete sürüklemiş, onuru zedelenmiş, gururu kırılmış,
Almanya’nın hiç de nazik olmayan patronluğunu kabul etmiş, her dediğini yapmış
Yunanistan’da, bütün bunlara karşı çıkan ve dik bir şekilde direneceğini
söyleyen Syriza hareketinin seçimi kazanmasından daha doğal ne olabilir ki…
Çipras’ın
programı
Nitekim,
ilerihaber.org’da yer alan Çipras'ın 15 Eylül 2014'te Selanik'te açıkladığı
programa göre, partinin seçmeni vaatleri şöyle:
Borçların kısmen silinmesi: Syriza kamu borçlarının kısmen silinmesini savunuyor. Parti programında 1953'te Almanya'nın borçlarının yaklaşık yarısının silinip diğer yarısının uzun vadeli krediye çevrilmesi örneği veriliyor. Bunun Yunanistan için de yapılabileceği belirtiliyor. Parti, AB ile yeniden masaya oturarak, Avrupa'dan alınan kaynağın geri ödenmesinde faiz oranlarının görüşülmesi ve vadelerin uzatılması gerektiğini ifade ediliyor.
Borçların kısmen silinmesi: Syriza kamu borçlarının kısmen silinmesini savunuyor. Parti programında 1953'te Almanya'nın borçlarının yaklaşık yarısının silinip diğer yarısının uzun vadeli krediye çevrilmesi örneği veriliyor. Bunun Yunanistan için de yapılabileceği belirtiliyor. Parti, AB ile yeniden masaya oturarak, Avrupa'dan alınan kaynağın geri ödenmesinde faiz oranlarının görüşülmesi ve vadelerin uzatılması gerektiğini ifade ediliyor.
Bedava
elektrik: Syriza yoksulluk
sınırı altında yaşayanlara elektrik ve ısınma hizmetini ücretsiz vereceğini
taahhüt ediyor.
Gıda
ve kira desteği: İhtiyacı olanlara
gıda ve kira yardımı yapılmasını savunuyor.
Sağlık
ve emeklilik maaşları reformu: Parti, ücretsiz
sağlık hizmetini düzelteceğini, emekli maaşlarını iyileştirmek için 13 milyar
avroluk bir planı devreye sokacağını belirtiyor.
Ulaşım
reformu: Yoksulluk sınırı
altında yaşayan Yunanlara ve uzun süredir işsiz olanlara özel toplu taşıma
kartı verilmesi öngörülüyor.
Zenginlerin
vergilendirilmesi: Syriza zenginlerden
alınan ve son yıllarda kaldırılan bazı vergilerin geri getirilmesini, kimi yeni
vergileri ve gelir vergisi alt sınırının 5 bin avrodan 12 bin avroya
çıkarılmasını savunuyor.
İstihdam
programı: Yunanistan'da
işsizlik oranı yüzde 27'in, gençler arasında işsizlik oranıysa yüzde 50'nin üzerinde.
Syriza büyük bir istihdam programını devreye sokmak istiyor. Amaç iki yıl
içinde 300 bin yeni istihdam alanı yaratmak. Bu da toplam işsiz sayısının yüzde
30’e demek.
Ödenemeyecek
banka borçlarının silinmesi: Syriza'ya göre
yurttaşların bankalara ödeyemediği borçlar silinmeli.
Asgari ücret: Syriza, kriz
döneminde 600 avro seviyelerine indirilen asgari ücreti yeniden 751 avroya çıkartacağını
belirtiyor.
Demokrasi: Demokrasinin
geliştirilmesi ve katılımın güçlendirilmesi hedefleniyor.
Beklenenin tersine,
Syriza'nın programında kamulaştırma, AB ve NATO'dan çıkış gibi
radikal talepler bulunmuyor.
IMF ne diyor?
IMF ne diyor?
Peki bu
vaatlere IMF ne diyor. IMF Başkanı Christine Lagarde, AA’nın aktardığına göre,
Fransız Le Monde gazetesinde verdiği demeçte, Syriza’yı ekonomik reformları
geciktirmemesi konusunda uyardı. Kendisi için önceliğin, Yunanistan’da yeni
yönetimin kurumsal reformlarla ilgili programını görüşmek için diyalogu tesis
etmek olduğunu bildiren Lagarde, yapısal reformlar konusundaki gecikmelerin
telafi edilmesini beklediklerine dikkati çekti. Yunanistan’ın borçlarının
silinmesini kabul etmenin mümkün olmadığını öne süren Lagarde, bunun AB
ülkeleri içinde bir hakkaniyet sorunu olduğunu bildirdi. Lagarde, Avro Bölgesi
içinde oyunun uyulması gereken kuralları olduğunu, bazı ülkeler için özel
kategori yaratamayacaklarını iddia etti.
Seçim
zaferini ekonomik kriz yüzünden Yunanistan’ı terk etmek zorunda kalan binlerce
gence ve bilim insanına atfeden Çipras, “Seçimlerde,
Yunanistan’daki elit, oligarşik ve anti-demokratik güçler kaybetti. AB ile
kalıcı ve adil bir çözüm için müzakereye hazırız. Kötümser kehanetleri yalancı
çıkaracağız. AB ile ne karşılıklı felaketi getirecek bir çatışma olacak ne de
yaşadığımız tahakküm devam edecektir. Felaket getiren kemer sıkma politikaları
geride kalmıştır. Yunan seçim sonuçları Avrupa’nın artık değiştiğine işarettir.
Yunan halkının mesajı troykanın (AB, IMF ve Avrupa Merkez Bankası) bitişi” dedi.
Almanya’dan
savaş tazminatı isteği
Syriza,
AB’den Yunanistan’ın 320 milyar avro olan borcunun yarısının silinmesini, geri
kalanı için de şartlar elverdikçe ödeme yapmayı isteyeceğini, 2. Dünya
Savaşı’nda Yunanistan’ı işgal ederek yakıp yıkan Almanya’dan tazminat talebinde
(yaklaşık 150 milyar avro) bulunacağını, Yunan halkı için 16-18 milyar avroluk
kemer gevşetme programı uygulayacağını daha önce açıklamıştı.
Çipraz, halka talep ettiğini vereceğini açıkça ve cesaretle söylüyor. Atina’daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda Cumhurbaşkanı Karolos Papulyas’ın huzurunda ateist olduğu için İncile el basmadan, kravat takmadan yemin eden Çipras, “her zaman Yunan halkının çıkarlarına hizmet edeceği” sözünü verdi.
Çipraz, halka talep ettiğini vereceğini açıkça ve cesaretle söylüyor. Atina’daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda Cumhurbaşkanı Karolos Papulyas’ın huzurunda ateist olduğu için İncile el basmadan, kravat takmadan yemin eden Çipras, “her zaman Yunan halkının çıkarlarına hizmet edeceği” sözünü verdi.
Sonuçta
Çipraz ve Syriza, gerçekleştirilmesi gerçekten çok zor olan vaatlerini yerine
getirebilir mi? Onu önümüzdeki dönemde göreceğiz. Ya getirir ve iktidarını
perçinler ya da getiremez ve iktidarı devreder.
Yorumlar
Yorum Gönder