-Sessizlik
Kimi
zaman huzur, bazen yalnızlık, duruma göre ürperti… Sessizlik çoğu zaman huzur
verir. Huzur ve sessizlik yan yanadır. Sessizlik, ıssızlık değildir. Issızlık
çoğu zaman ürpertir. Huzur da vermez. Tam tersine insanı huzursuz eder. Uzayda
tek başına kaldığınızı düşünün. Filmlerde seyretmişsinizdir. Uzay gemisinden
dışarı çıkan bir astronotun, o sonsuz ıssızlıktaki hali ürperticidir. İnsan
herhalde hiç bu kadar kendisini yalnız hissetmez. Uzayı korkutucu bulurum. O
ortamda kalmayı hiç istemem. Ben katıksız bir dünyalıyım. Ayaklarım yere
basmalı. Uçak korkum yoktur ama ıssız okyanusun ortasında yalnız kalmak bana
göre değil. Derinlikten ürperirim.
Nereden
bakarsanız bakın uzay, o sonsuz boşluk korkutur beni.
İran’ın
dünyaya armağanı, rubailerin büyük üstadı Ömer Hayyam’ın dediği gibi;
Ey
kör! Bu yer, bu gök, bu yıldızlar, boştur boş!
Bırak
onu bunu da gönlünü hoş tut hoş!
Şu
durmadan kurulup dağılan evrende
Bir
nefestir alacağın, o da boştur boş!
Üçüncü
satır dörtlüğün en vurucu yeri… Dokuz yüzyıl önce söylenmiş olsa da felsefenin
de yaşamın da hem zirvesini hem de hiçliğini gösteriyor. “Şu durmadan kurulup
dağılan evrende”. Madem dağılacak, niye uğraşıyoruz ki ölümsüz olmak için. İnsanın
en büyük trajedisi öleceğini bilmesidir. Bütün emeli, öleceğini bildiği için,
yaptıklarıyla ölümsüzleşmek. Yok olmamak, kalıcı olmak. Şunu düşünmez; evren
bile kalıcı değilse, sonsuz evrende denizdeki kum tanesi kadar bile olamayan
dünyan bile kalıcı değilse, sen kimsin ki? “Bir nefestir alacağın, o da boştur
boş!”.
Sessizlik
farklıdır. Kendinizle baş başa kalmanızı sağlar. Huzurlu bir ortam deriz.
Ortamın huzur verici olduğunu anlatmak isteriz. Genelde orman içinde bir
göl, kenarında ahşap bir ev, gölde bir kayık… Dingin bir ortam… Sakin, sessiz…
Huzur için her şey var. Peki insan, içsel olarak huzurlu değilse. Hepsi boş. Bu
güzel ortam bile insanı daraltır.
Ses
kötü müdür? Güzel bir müzik insana huzur vermez mi? Bazen çok yüksek bir ses
ortamı, klasik müzik konseri veya rock konseri… Gürültü müdür? Genelde
gürültüyü, istenmeyen sesler için kullanırız. Konserlerdeki yüksek seslere
gürültü demeyiz.
Sessizlik
her zaman da tercih edilmez. Hiç konuşmayan, sizi sadece dinleyen, ağzından
kerpetenle laf aldığınız bir arkadaş veya tanıdık insanı sıkmaz mı? En azından
ortamı sıkıcı kıldığı kesindir.
Bazen
haksızlıklara karşı sessiz kalınır. Bunu çoğumuz onaylamayız. İster korkak,
ister cesur olsun bütün insanlar, haksızlıklara karşı sesini yükseltenleri
severler. O cesareti gösterdikleri için hayranlık duyarlar. Bu her şeye itiraz
etmek demek değildir. Yerinde karşı çıkmak farklıdır.
Issızı
değil, sessizi isteyerek, gerektiğinde sessiz kalarak değil, sesini çıkararak,
yalnız değil, haklı olduğunda yalnız kalmayı göze alarak yaşamak. İşte huzur
budur.
Yorumlar
Yorum Gönder