-Sonunda bu da oldu: Doğurganlık, nüfusun yenilenme düzeyinin altına indi…

-Türkiye’de 2017 yılında toplam doğurganlık hızı, nüfusun

yenilenme düzeyi olan 2,10’un altına 2,07 geriledi

-Görünen o ki Türkiye nüfusu belli bir dönem sonra azalmaya

başlayacak. Bu tarih, 2040’lar gibi görünüyor

-Toplam doğurganlık hızı Şanlıurfa’da 4,29 iken, Gümüşhane’de

1,31’e düşüyor

-Bazı Doğu ve Güneydoğu Anadolu illerinde toplam doğurganlık

hızı 3’ü geçerken, bazı Karadeniz, Marmara, Ege ve İç Anadolu

illerinde 1,45 ile 1,55 arasında değişiyor

-Acı ama gerçek…2017 yılında 15-17 yaş grubunda 14 bin 554

çocuk, anne oldu. Yaşı 15’in altında 227 çocuk, doğum yaptı

-Her ne kadar yıllar geçtikçe azalsa da kanayan yara hızla

çözülmelidir. Ülkemiz çocuk anne trajedisinden kurtulmalıdır

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 18 Mayıs 2018’de Doğum İstatistikleri 2017’yi yayınladı. Canlı doğan bebek sayısının 2017 yılında, 2016 yılına göre 20 bin 840 azalarak 1 milyon 311 bin 895’den 1 milyon 291 bin 55’e indiği görülüyor. Görünen o ki Türkiye nüfusu belli bir dönem sonra azalmaya başlayacak. Bu tarih, 2040’lar gibi görünüyor.

İşin ilginç ve önemli tarafı, toplam doğurganlık hızının 2,10’un altına inmesi. Bu 2,10 rakamı önemli. Çünkü, bir ülkenin nüfusunu uzun dönemli olarak sabit tutabilmesi için toplam doğurganlık hızının 2,10’un altına inmemesi gerekiyor. İnerse, nüfusun yenilenme düzeyi korunamamış oluyor.

Toplam doğurganlık hızı, bir kadının doğurgan olduğu dönem olan 15-49 yaş grubunda doğurabileceği ortalama çocuk sayısını ifade ediyor. 2016 yılında toplam doğurganlık hızı  2016 yılında 2,11 iken, bu rakam 2017 yılında 2,07’ye indi.

-Çocuk doğumu Doğu ve Güneydoğu’da hala yüksek…-

Toplam doğurganlık hızının en yüksek olduğu il 2017’de 4,29 çocuk ile Şanlıurfa oldu. Bu ili 3,72 çocukla Şırnak, 3,60 ile Ağrı, 3,39 ile Muş, 3,32 ile Siirt, 3,25 ile Mardin, 3,22 ile Bitlis, 3,14 ile Van, 3,12 ile Diyarbakır, 3,07 ile Batman izledi.

Buna karşın toplam doğurganlık hızı 1,31 çocukla en düşük Gümüşhane’de görüldü. Gümüşhane’yi 1,45 ile Bartın, 1,46 ile Edirne, 1,48 ile Zonguldak, 1,50 ile Karabük, Kütahya ve Kastamonu, 1,53 ile Kırklareli, 1,54 ile Eskişehir, 1,55 ile Giresun takip etti.

Dikkat çekici olan, toplam doğurganlık hızı en yüksek olan 10 ilin tamamı Doğu ve Güneydoğu Anadolu illerinden oluşması.  Toplam doğurganlık hızının en düşük kaldığı 10 ilden 6’sı, Gümüşhane, Bartın, Zonguldak, Karabük, Kastamonu, Giresun’dan oluşan çok fazla göç verdiği için yaşlanmış nüfusa sahip Karadeniz Bölgesi’nde, ikisi (Edirne, Kırklareli) Marmara Bölgesi’nde,  biri (Kütahya) Ege Bölgesi’nde, biri (Eskişehir) de İç Anadolu Bölgesi’nde yer alıyor.  

Doğumların yaş gruplarına göre dağılımına bakıldığında en fazla doğumun 401 bin 814 çocukla 25-29 yaş grubunda olduğu görülüyor. Bu yaş grubunu 308 bin 176 çocukla 30-34 yaş grubu, 301 bin 196 çocukla 20-24 yaş grubu, 165 bin 264 çocukla 35-39 yaş grubu, 54 bin 449 çocukla 18-19 yaş grubu, 33 bin 115 çocukla 40-44 yaş grubu izledi.

-50 yaşın üzerinde 377 kadın doğum yaptı-

45-49 yaş grubunda 2 bin 342 çocuk doğumu görüldü. 50 yaş ve üzerindeki canlı doğum sayısı ise 377 oldu. Anne yaşı bilinmeyen doğum sayısı ise 9 bin 541.

-Çocuk anne sorunu-

Ülkemizde erken doğum, çocuk anne sorunu ise sürüyor. Bütün önleyici çalışmalara rağmen hala çok sayıda çocuk, anne olma sorumluluğunu çocuk ruhunda ve küçük omuzlarında taşımaya başlıyor. Acı ama gerçek…2017 yılında 15-17 yaş grubunda 14 bin 554 çocuk, anne oldu. Yaşı 15’in altında 227 çocuk, doğum yaptı. 2012 yılında 15-17 yaş grubunda 24 bin 98, 15 yaşın altında 568 çocuk anne olmuştu. Her ne kadar yıllar geçtikçe azalsa da kanayan yara hızla çözülmelidir. Ülkemiz çocuk anne trajedisinden kurtulmalıdır.