-72 yıldır dış ticaret açığı veriyoruz…


-Cumhuriyet tarihine baktığımızda, ülke olarak en son 1946 yılında
dış ticaret fazlası vermişiz
-1946 yılında 214,7 milyon dolarlık ihracat, 118,9 milyon dolarlık
ithalat ve 95,7 milyon dolarlık dış ticaret fazlasıyla en son
dış ticaret fazlasını veren Türkiye, o tarihten bu yana geçen
71 yıl ve 7 aylık süreyi sürekli dış ticaret açığıyla yılı tamamladı
-1923 yılından bu yılın Temmuz ayı sonuna kadar cari fiyatlarla
1 trilyon 261,3 milyar dolarlık dış ticaret açığı verildi
-Türkiye, iç piyasada üretmeden, ithalatını sınırlamadan ne
cari açıktan ne de dış borçtan kurtulamaz


Ankara – 03.09.2018 – Nisan ayından bu yana döviz kurlarındaki yükselişin sıkıntılarını tüm milletçe yaşıyoruz. Başta reel sektör olmak üzere tüm sektörler döviz kurundaki yükselişten muzdarip durumda.
Peki ekonomideki sorunun temelinde ne var diye sorursak, dış ticaret açığı diyebiliriz. Bilindiği gibi Türkiye, uzun yıllardır cari açık veriyor. Cari açığın en önemli kalemini dış ticaret açığı oluşturuyor. Turizm, navlun gibi kalemlerde fazla veren Türkiye, dış ticaret açığının cari açığa verdiği yükü bir miktar hafifletse de bir türlü makul düzeylere indiremiyor.
Türkiye’nin dış ticaret açığı yeni bir sorun değil. Cumhuriyet tarihine baktığımızda, ülke olarak en son 1946 yılında dış ticaret fazlası vermişiz. Cumhuriyetin kurulduğu yıl olan 1923’de 50,8 milyon dolar ihracat, 86,9 milyon dolar ithalat yapan ve 36,1 milyon dolar dış ticaret açığı veren ve bunu 1929’a kadar sürdüren Türkiye, 1929 dünya ekonomik bunalımının ardından, 1930 yılında ithalatını 123,6 milyon dolardan 69,5 milyon dolara indirdi, 1,8 milyon dolarla Cumhuriyet’in ilk dış ticaret fazlasını sağladı.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün vefat ettiği yıl olan 1938 yılında 3,9 milyon dolarla yeniden cari açık veren Türkiye, İkinci Dünya Savaşı yıllarını, 1939-1945 arasını sürekli dış ticaret fazlasıyla kapattı.

-1930-1937 ile 1939-1946 döneminde dış ticaret fazlası verildi-

Cumhuriyet tarihi boyunca, 95 yıl 7 aylık dönemde, 1930-1937 döneminde 8 yıl, 1939-1946 döneminde 8 yıl olmak üzere 16 yıl dış ticaret fazlası verildi.
Savaşın ardından 1946 yılında 214,7 milyon dolarlık ihracat, 118,9 milyon dolarlık ithalat ve 95,7 milyon dolarlık dış ticaret fazlasıyla en son dış ticaret fazlasını veren Türkiye, o tarihten bu yana geçen 71 yıl ve 7 aylık süreyi sürekli dış ticaret açığıyla yılı tamamladı. Bu yılı da sayarsak, 72 yıldır dış ticaret açığı veriyoruz.

-Dış ticaretin bilançosu: 2,26 trilyon dolarlık ihracat,
3,52 trilyon dolarlık ithalat-

Sonuç olarak 1923 yılından bu yılın Temmuz ayı sonuna kadar geçen 95 yıl 6 aylık sürede cari fiyatlarla 2 trilyon 256,2 milyar dolarlık ihracata karşılık 3 trilyon 517,5 milyar dolarlık ithalat yaptı ve 1 trilyon 261,3 milyar dolarlık dış ticaret açığı verildi.
1923 yılında 36,1 milyon dolar olan dış ticaret açığı, 1952 yılında 193 milyon dolara ulaştı ve ilk kez 100 milyon doları aştı. 1962 yılında 238,3 milyon dolarla ilk kez 200 milyon doları, 1963’de 319,5 milyon dolarla ilk kez 300 milyon doları aşan dış ticaret açığı, petrol krizlerinin etkisiyle 1971’de 494,2 milyon dolara, 1972’de 677,6 milyon dolara, 1973’de 769,1 milyon dolara, Kıbrıs Barış Harekatı’nın yaşandığı 1974’de patlama yaparak 2 milyar 245,3 milyon dolara çıktı.
24 Ocak kararlarının alındığı yıl olan 1980’de 5 milyar dolara dayanan dış ticaret açığı, 1993 yılında 14,1 milyar dolara ulaştı ve ardından 1994’te 5 Nisan kararları geldi ve 5,2 milyar dolara indi.
1996 yılında 20 milyar doları aşan dış ticaret açığı, 2000 yılında 26,7 milyar dolara ulaştı ve ardından 2001 krizi patladı ve 10,1 milyar dolara indi. 2003 yılında 22,1 milyar dolar olan dış ticaret açığı, 2006 yılında 54,1 milyar dolarla ilk kez 50 milyar doları, 2011’de 105,9 milyar dolarla ilk kez 100 milyar doları aşarken, aynı zamanda tüm zamanların rekorunu kırdı. 2016 yılında 56,1 milyar dolara kadar inen dış ticaret açığı, geçen yıl 76,8 milyar dolardı. Bu yılın Ocak-Temmuz döneminde dış ticaret açığı 46,75 milyar dolar oldu.

-İhracatın ithalatı karşılama oranı 1975’de yüzde 29,6’ye kadar indi-

1923 yılında yüzde 58,5 olan ihracatın ithalatı karşılama oranı, 1946 yılında yüzde 180,5’e kadar çıktı. 1974 yılında yüzde 40,6 olan bu oran, 1975’de yüzde 29,6’ya inerek en düşük düzeyine düştü. 1976’da yüzde 38,2, 1977’de yüzde 30,2, 1978’de yüzde 49,8, 1979’da yüzde 44,6, 1980’de yüzde 36,8 düzeyinde gerçekleşen ihracatın ithalatı karşılama oranı, 1988’de yüzde 81,4’e kadar çıktı. Kriz öncesi yıllar olan 1993’de yüzde 52,1, 2000’de yüzde 71 olan bu oran, 2011’de yüzde 56’ya düştü. 2016 yılında yüzde 71,8 olan ihracatın ithalatı karşılama oranı, 2017’de yüzde 67,1’e indikten sonra bu yılın Ocak-Temmuz döneminde yüzde 67,3’e çıktı. Tüm Cumhuriyet dönemine bakıldığında ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 64,1 düzeyinde gerçekleşti.
Döviz kurlarındaki yükselme nedeniyle ithal ürünlerin fiyatındaki artış ve bunun sonucu ithalattaki düşüşe bağlı olarak Haziran, Temmuz, Türkiye İhracatçı Meclisi (TİM) verilerine göre Ağustos ayında bu aylarda dış ticaret açığı 2017 yılının aynı aylarına göre geriledi. İhracatın ithalatı karşılama oranı bu yılın Mayıs ayında yüzde 64,7’ye indikten sonra Haziran’da yüzde 70,1’e, Temmuz’da yüzde 70,2’ye çıktı.
Sonuç olarak Türkiye, iç piyasada üretmeden, ithalatını sınırlamadan ne cari açıktan ne de dış borçtan kurtulamaz.
Yıllara göre dış ticaret ve ihracatın ithalatı karşılama oranı: (1923-2018 Temmuz)




İhracatın




İthalatı



Dış Ticaret
Karşılama

İhracat
İthalat
Dengesi
Oranı
Yıllar
(Bin Dolar)
(Bin Dolar)
(Bin Dolar)
(Yüzde)
1923
50.790
86.872
-36.082
58,5
1924
82.435
100.462
-18.027
82,1
1925
102.700
128.953
-26.253
79,6
1926
96.437
121.411
-24.974
79,4
1927
80.749
107.752
-27.003
74,9
1928
88.278
113.710
-25.432
77,6
1929
74.827
123.558
-48.731
60,6
1930
71.380
69.540
1.840
102,6
1931
60.226
59.935
291
100,5
1932
47.972
40.718
7.254
117,8
1933
58.065
45.091
12.974
128,8
1934
73.007
68.761
4.246
106,2
1935
76.232
70.635
5.597
107,9
1936
93.670
73.619
20.051
127,2
1937
109.225
90.540
18.685
120,6
1938
115.019
118.899
-3.880
96,7
1939
99.647
92.498
7.149
107,7
1940
80.904
50.035
30.869
161,7
1941
91.056
55.349
35.707
164,5
1942
126.115
112.879
13.236
111,7
1943
196.734
155.340
41.394
126,6
1944
177.952
126.230
51.722
141,0
1945
168.264
96.969
71.295
173,5
1946
214.580
118.889
95.691
180,5
1947
223.301
244.644
-21.343
91,3
1948
196.799
275.053
-78.254
71,5
1949
247.825
290.220
-42.395
85,4
1950
263.424
285.664
-22.240
92,2
1951
314.082
402.086
-88.004
78,1
1952
362.914
555.920
-193.006
65,3
1953
396.061
532.533
-136.472
74,4
1954
334.924
478.359
-143.435
70,0
1955
313.346
497.637
-184.291
63,0
1956
304.990
407.340
-102.350
74,9
1957
345.217
397.125
-51.908
86,9
1958
247.271
315.098
-67.827
78,5
1959
353.799
469.982
-116.183
75,3
1960
320.731
468.186
-147.455
68,5
1961
346.740
507.205
-160.465
68,4
1962
381.197
619.447
-238.250
61,5
1963
368.087
687.616
-319.529
53,5
1964
410.771
537.229
-126.458
76,5
1965
463.738
571.953
-108.215
81,1
1966
490.508
718.269
-227.761
68,3
1967
522.334
684.669
-162.335
76,3
1968
496.419
763.659
-267.240
65,0
1969
536.834
801.236
-264.403
67,0
1970
588.476
947.604
-359.128
62,1
1971
676.602
1.170.840
-494.239
57,8
1972
884.969
1.562.550
-677.581
56,6
1973
1.317.083
2.086.216
-769.133
63,1
1974
1.532.182
3.777.501
-2.245.319
40,6
1975
1.401.075
4.738.558
-3.337.483
29,6
1976
1.960.214
5.128.647
-3.168.433
38,2
1977
1.753.026
5.796.278
-4.043.252
30,2
1978
2.288.163
4.599.025
-2.310.862
49,8
1979
2.261.195
5.069.432
-2.808.236
44,6
1980
2.910.122
7.909.364
-4.999.242
36,8
1981
4.702.934
8.933.374
-4.230.439
52,6
1982
5.745.973
8.842.665
-3.096.692
65,0
1983
5.727.834
9.235.002
-3.507.168
62,0
1984
7.133.604
10.757.032
-3.623.429
66,3
1985
7.958.010
11.343.376
-3.385.367
70,2
1986
7.456.726
11.104.771
-3.648.046
67,1
1987
10.190.049
14.157.807
-3.967.757
72,0
1988
11.662.024
14.335.398
-2.673.374
81,4
1989
11.624.692
15.792.143
-4.167.451
73,6
1990
12.959.288
22.302.126
-9.342.838
58,1
1991
13.593.462
21.047.014
-7.453.552
64,6
1992
14.714.629
22.871.055
-8.156.426
64,3
1993
15.345.067
29.428.370
-14.083.303
52,1
1994
18.105.872
23.270.019
-5.164.147
77,8
1995
21.637.041
35.709.011
-14.071.970
60,6
1996
23.224.465
43.626.642
-20.402.178
53,2
1997
26.261.072
48.558.721
-22.297.649
54,1
1998
26.973.952
45.921.392
-18.947.440
58,7
1999
26.587.225
40.671.272
-14.084.047
65,4
2000
27.774.906
54.502.821
-26.727.914
51,0
2001
31.334.216
41.399.083
-10.064.867
75,7
2002
36.059.089
51.553.797
-15.494.708
69,9
2003
47.252.836
69.339.692
-22.086.856
68,1
2004
63.167.153
97.539.766
-34.372.613
64,8
2005
73.476.408
116.774.151
-43.297.743
62,9
2006
85.534.676
139.576.174
-54.041.499
61,3
2007
107.271.750
170.062.715
-62.790.965
63,1
2008
132.027.196
201.963.574
-69.936.378
65,4
2009
102.142.613
140.928.421
-38.785.809
72,5
2010
113.883.219
185.544.332
-71.661.113
61,4
2011
134.906.869
240.841.676
-105.934.807
56,0
2012
152.461.737
236.545.141
-84.083.404
64,5
2013
151.802.637
251.661.250
-99.858.613
60,3
2014
157.610.158
242.177.117
-84.566.959
65,1
2015
143.838.871
207.234.359
-63.395.487
69,4
2016
142.529.584
198.618.235
-56.088.651
71,8
2017
156.992.940
233.799.651
-76.806.711
67,1
2018
96.272.057
143.022.903
-46.750.846
67,3
Toplam
2.256.193.514
3.517.517.838
-1.261.324.324
64,1
Kaynak: TÜİK


Yorumlar

  1. Tarım urürünlernde bile ithalat yaparken, ara-mamul sanayi ürünü ve teknoloji ihracı hayal gibi. Beyin göçüne hiç girmeyelim...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dış ticaret politikasında kural şudur: Çok ithal edeceksin, en az ithal ettiğin kadar da ihraç edeceksin ve ihraç ettiğin her üründe para kazanacaksın. Yani dış ticaret açığı da fazlası da vermeyeceksin. Sıfıra yakın kar marjlarıyla ihracat yapmak zorunda kalmayacaksın. Bunun için marka, yüksek teknoloji ürünü, katma değerli ürün satacaksın. Bir gömlek kumaşına göre 200-400 gram arasında. Bir kilogram pamuk 3,5 lira. 200 gramlık bir gömlek eğer lüks bir markaysa 300-400 lira. Şimdi soru geliyor. Pamuk alıp, markalı gömlek satmak daha karlı değil mi?

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

-Dolardaki artışın ekonomiye etkisi...

-Krizler ekonomisi-1994 krizi

-Dolar sevdası hiç geçmiyor…

-Yalnızlık

-Güçlü bir ekonomi için ne yapmalı?